Aziz Nesin - Başka Nasıl Anlatmalı?
"...Tehlike üzerimize çullandı çullanacak... Aymak zamanı ha geçti, ha geçiyor... Bu tehlike, dinsel gericiliktir, bağnazlıktır, yobazlıktır, gericiliktir, ortaçağı bile yaşamadan ortaçağ karanlığına gömülmektir; üstelik 'Atatürkçüyüz! Atatürkçüyüz!' diye diye sürünerek, inleye inleye akılcılıktan kaçıp gericilik batağında eriyip yok olmaktır. Seni bu batağa sokanlar, seçtiğin kendi milletvekillerindir, bakanlarındır, kendi hükümetindir. Bu demektir ki, sen yıllardır kendi kendini karanlık bataklığına sürüklüyor ve kişiliğini, uygarlığını boğarak öldürüyorsun.
Ziyaret bahanesiyle türbeler açıldı, sesini çıkarmadın! Tekkeler, zaviyeler açıldı, sesini çıkarmadın! Tarikatlar, eskiden olduğundan daha da çoğaldı ve özgürleşti, sesini çıkarmadın! Borçlu olanın hacca gitmesi dince de yanlışken... borçlu yoksul Türkiye'nin parasını kızgın Arap çöllerine savurmak için, eskiden yasak olan hac yolunu açtılar, ses çıkarmadın!
Eğitim Birliği'ni bozmak için, İmam-Hatip liselerini sürekli açarak, bu liselerde salt imam ve din görevlileri değil, hekim, mühendis, yargıç vb. gibi toplum yönetiminin her katından insanlar yetiştirerek, anayasadaki laikliği hiçe saydılar, sesini çıkarmadın! Kur'an kursları açtılar, burdan çıkışlıları da lise eşdeğerli saymak istediler, sesini çıkarmadın! Büsbütün alanı boş bulup azarak, demokrat yazarlarımızı kurşunladılar, bombaladılar, sen sesini çıkarır gürültüler yaptınsa da sesini çıkarmadın!
Din dersi adı altında, salt Sünnilik mezhebi dersi olan din dersini okullarda zorunlu ders yaptılar, sesini çıkarmadın! Bir zamanlar korkularından Atatürkçü görünen yobazlar, şimdi Atatürk'ü aşağılıyor, O'na karşı olduklarını açık açık söylüyorken sen yine susuyorsun. Beklemesini bilen sinsi gericiler, asker okullarına, Harp Okulu'na da İmam-Hatip çıkışlıları sokabilmek ve günün birinde İmam-Hatiplilere İslamî ve askeri darbe yaptırmak için yasaları zorluyorlar ve sen yine sesini çıkarmıyorsun!
Veee... Şimdi de özel ve resmî bütün öğrenci yurtlarına mescit yapmak için hazırladıkları yönetmeliği Meclis'ten geçirmek için tartışıyorlar ve sen hâlâ sesini çıkarmıyorsun! 'İbadetini yapmak isteyen öğrencilere uygun yer ayrılması' bahanesiyle öğrenci yurtlarında mescitler açılacak, ama sen sesini çıkarmıyorsun!
Tarihimizde gericilik yolunda atılmış hiçbir adım, bir parmak bile geriye alınamamıştır. Nereye götürüldüğümüz çok açık, çok belli. Başka daha nasıl anlatmalı? Sana aptal olduğunu söylerken, bu sözüm duyduğum derin ve büyük acının çığlığıydı. Namık Kemal'in ağzıyla sana sesleniyorum:
Ey yareli şîr-i jiyan
Uyan, uyan bu hâb-i gafletten"(1)
Aziz Nesin
(1) "Başka Nasıl Anlatmalı?" başlıklı makalesinden, 25 Mayıs 1993. (Bkz. Aziz Nesin, Bir Tutam Aydınlık, Adam Yayınları, 1. Basım Nisan 1994, s. 35-36)