Kitap: Görünmez Canavarlar / invisible monsters
Okuyan arkadaşların yorumlarına bakılırsa okumadan geçilmeyecek bir kitap imiş. Yazarı Chuck palahniuk, Dövüş Klübü kitabının da yazarıdır hani filmini severek izlediğimiz fight club.
Kitabı okurken bir çok cümlenin altını çizdirikleyeceğimiz türden bir kitap ki Tubmlr[EN] ve Ekşi Sözlük sayfaların da kitabı aratıncaepey bir alıntı çıkıyor...
Doğumunuz, hayatınız boyunca düzeltmeye çalışacağınız bir hatadır.
"en iyisi savaşmaktan vazgeçmektir, bırak gitsin. sürekli bir şeyleri düzeltmeye çalışmaktan vazgeç. bir şeyden ne kadar çok kaçarsan o kadar uzun süre ona katlanmak zorunda kalırsın. bir şeyle savaştığında, onu sadece daha da güçlendirirsin. yapmak istediğin şeyi yapma. yapmak istemediğin şeyleri yap. sana istememen gerektiği öğretilmiş olan şeyleri yap. seni en çok korkutan şeyleri yap."
"hayatı doğru düzgün yaşamak için eğitilmişiz biz. hata yapmamak için. ne kadar büyük bir hata yaparsam, o kadar kurtulma ve gerçek bir hayat yaşama şansım olacağını fark ettim"
gerçek keşiflerimizin hepsi kaostan, yanlış, aptalca ve salakça görünen yerlere gitmekten çıkıyor.Kitap Konusu:
Hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığı, yanılsamanın hüküm sürdüğü şu dünyada bize iyi ve doğru olarak dayatılanı değil de, kötü olduğu söylenerek bizden uzak tutulanı tercih etmek ne derece mümkündür? Chuck Palahniuk, bize yine roman olarak ulaşan bu üçüncü "kimlik krizi"nde, aile ve toplumda var olan genel geçer davranış kalıplarının altında yatan gerçekliği evirip çeviriyor.
Genç ve güzel manken Shannon mutlu olmak için her şeye sahiptir: Parlak bir kariyer, kitlelerin ilgisi, yakışıklı bir sevgili ve yakın bir dost. Ancak geçirdiği bir 'kaza' yüzünün yarısını yok ettiğinde, görünmez bir canavara dönüşür. Hastanede tanıştığı, ameliyatla kadın olmaya hazırlanan transseksüel Brandy Alexander, ona geleceğini yaratabilmek için geçmişini silmesi gerektiğini, gerçek keşiflerin hep kaostan çıktığını öğretir. Bu süreçte Shannon, Brandy Alexander'la ve kendisini aldatan sevgilisi Manus'la bir intikam yolculuğuna çıkacaktır. Kişisel ve toplumsal arızaların kol gezdiği, çağdaş bir çorak ülkede çıkılan bu yolculukta üçünün isimleri, kimlikleri ve geçmişleri her şehirde değişirken, okur da görüntüye, yüzeyselliğe odaklanmış bir dünyada aile, sevgili, arkadaş konumundaki insanlarla ilişkilerin sığlığına tanık olur.
Palahniuk cinsiyet değiştirme operasyonlarının büyük ölçüde kolaylaştığı ve yaygınlaştığı bir çağda, cinsiyetlerin bile görüntüden ibaret olduğunu vurguluyor. Bir yandan güzellik ve kimlik kavramlarına bakarken, tüketim toplumuna ve estetik operasyon kültürüne haşin saldırılar yöneltiyor. Üstelik bütün bunları okurunu adeta bir eğlence trenine bindirip baş karakterinin geçmişiyle bugünü arasında dolaştırarak ve şaşırtıcı bir finalle adamakıllı sarsarak yapıyor.SİTE:w